Sağlık Personel Sendikası olarak sağlık çalışanlarının sorunlarını gündemine alan tüm medya kuruluşlarına ve alkışları ile sağlık çalışanlarına destek olan tüm vatandaşlarımıza teşekkür ederiz.
Bizler sağlık çalışanları olarak her zaman görevimizi en iyi şekilde yapmaya ve insanların sağlığını korumak adına elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Koronavirüs Hastalığı (Covid-19) ile ilgili daha önce bir yazı yayınladık ve bu yazımızda sağlık çalışanları ile ilgili alınması gereken önlemlerden bahsetmiştik. Yetkililer, sağlık çalışanları ile ilgili alınması gereken önlemler hakkında ne yazık ki yetkisiz ve sessiz kalmaya devam etmektedirler. Şöyle ki;
1- 60 yaş ve üzerinde bulunanlar ile hamilelerin, yasal süt izni kullananların ve dezavantajlı grupların izinli olacağı bilgileri paylaşılmış ancak bu sadece sağlık bakanlığı hastanelerinde uygulanmıştır. Ancak Ülkemizde neredeyse her ilde Üniversite hastanesi bulunmasına karşın bu uygulama tüm ÜNİVERSİTE HASTANELERİNDE uygulanmamaktadır.
2- Salgının her geçen gün ülkemizde de yayılmasına karşın halen Acil servislerde ve özellikle triaj bölümlerinde çalışan sağlık çalışanları uniformaları ile çalışmakta ve koruyucu ekipman olarak sadece maske ve eldiven tedarik edilebilmektedir. Tam teçhizat talep edildiğinde çalışanlara yeterli ekipman bulunmadığı bu sebeple pozitif vaka olması durumunda kullanılması söylenmektedir. Salgın süreci atlatılana kadar Acil servislerde çalışan personeller özellikle triaj bölümleri tam teçhizatli olarak beklemeli aksi taktirde virüs tanısı konulduktan sonra çok geç olabilir tüm acil servis çalışanları hatta tüm hastanenin karantinaya alınması söz konusu olabileceği gibi böyle bir durumda özellikle küçük iller ciddi sıkıntı yaşamak zorunda kalacaklardır. Bu tarz durumları yaşamadan önlem almak hem çalışanlar hemde halkımız için en önemli ve güvenli adımlar olacaktır.
3- Salgının bağışıklığı zayıf olanları etkilediği bilinmesine karşın sağlık çalışanlarının vardiya saatlerinde herhangi bir düzenleme yapılmamakta ve sağlık çalışanları uzun süreli mesai sistemi ile birlikte dinlenmeden uykusuz bir şekilde çalıştırılmaya devam etmektedirler.
4- Gurbette çalışan sağlıkçılardan her iki eşinde Sağlık Çalışanı olduğu evlerde çalışanlar çocuğunu bırakacak yer bulamamakta ve bakıcılar dahi çekingen davranmaktadır. Bu ve benzer durumda olan çalışanlardan birine en azından ücretsiz izin hakkı verilmeli ve böylelikle olası bir karantina durumunda anne yada baba çocuğunun başında kalabilmelidir.
5- Başta Üniversite hastaneleri olmak üzere tüm sağlık kurumlarında personel eksiklikleri tespit edilmeli ve bir an önce sağlık çalışanlarının sayısı arttırılmalıdır.
6- Sağlık çalışanlarının salgın döneminde bağışıklığı güçlendirici gıdalarla desteklenmesi gerekirken hiç bir şekilde diyet düzenlemesi yapılmamaktadır.
7- Bu salgın durumu göstermiştir ki Üniversite Hastaneleri Sağlık Bakanlığının çok gerisinde kalmıştır. Üniversite hastaneleri özerk kurumlar olması sebebi ile rektörlükler tarafından yönetilmekte olup her kurum ayrı ayrı uygulama yapabilmektedir. Sağlık bakanlığının aldığı tedbirler malesef günler sonra üniversiteler tarafından uygulanabilmektedir. Bu sebeple üniversite hastaneleri bir an önce Sağlık Bakanlığına bağlanmalı ve üniversite hastanelerinin de daha koordineli çalışması sağlanmalıdır..
Yukarıda belirttiğimiz önlemler yetkililer tarafından alınmasını beklediğimiz önlemler ve çözüm önerilerimiz olup bunların dışında da tabi ki birçok konu hakkında detaylı düşünülüp adım atılması gereken konular vardır. Yurt dışından gelenlerin karantinaya alınması oldukça güzel bir adımdır ancak daha önce yurt dışından gelmiş ve eş dost akraba ziyareti yapmış insanlarında bir an önce takibe alınması gerekmektedir. Gerek yetkililerin açıklamalarından gerekse çevremizden duyuyoruz ki sadece Umreden gelenler değil karantina süreci başlamadan önce yurt dışından gelen çeşitli insanlarda şu an karantina altındalar. Bu gibi durumların ayrıca değerlendirilmesi gerekliliği unutulmamalıdır.
Ahmet Yusuf ÇAM
Genel Başkan Vekili

Bir cevap yazın